Kazıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kazıl kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sicim

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ölçü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Çap, Değer, Ebat, İtibar, Miktar, Mikyas, Miyar, Ölçüt, Tartı, Vezin

Takipçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlemci

İstikrarsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dengesizlik, Zikzak

Erik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alça, Kayısı

Mensubiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişkinlik, Üyelik, İlinti, Çatkınlık, Yakınlık

Gelenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anane, Adet, Töre

Muayenehane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mualecehane

Gafilâne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aymazca

Dejenerasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuzlaşma, Yozlaşma

Edebiyatçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazıncı, Yazınbilimci

Trafik Polisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yol Sakçısı

Gösterme Parmağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret Parmağı

Darmadağın Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karıştırmak

Boşuna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abes Yere, Beyhude, Boş Yere, Gereksiz, Nafile, Nahak, Yararsız Yere, Tevekkeli

Yeniyetmelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mürahiklik

Yuvalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dürmek

Kelp kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köpek

Yalınkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tek Kat, Dayanıksız

Zahmet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlük, Sıkıntı, Çile, Yorgunluk

Tura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuğra

Kısır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çorak, Yararsız, Yoz

Sıvışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapışkan, Bulaşkan, Rahatsız Eden

Maruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilinen, Belli, Meşhur

Çaykara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaynak, Pınar, Göze

Körüklemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kışkırtmak, Pompalamak, Tahrik Etmek, Teşvik Etmek

Yasamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşride Bulunmak

Yastağaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapak Balığı

Kalker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kireçtaşı

Tasdikli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onaylı

Tüvana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Dinç, Kuvvetli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü