Kepaze kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kepaze kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Değersiz, Gülünç, Rezil, Utanmaz, Değersiz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Anemi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kansızlık

Dişlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çiğnemek, Isırmak

Piyale kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâse

Ayın On Dördü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolunay

Kethüda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kizir, Kahya

Yuvarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devirmek

Tutulu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutulmuş, Mevkuf

Ata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cet, Baba, Dede, Büyükbaba, Ata Baba, Ecdat, Peder

Kankurutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adaniotu

Kısaltarak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısa

Dımdızlak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırılçıplak, Cascavlak; Bomboş, Eli Boş

İtikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanç, İman, İnanma, İnan

Gaile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Dert, Üzüntü, Kaygı, Keder, Yük

Temizleyici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıtıcı

Palyaço kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soytarı, Oyunbaz, Telhek

İşteş Fiil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşteş

Acılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımak, Turşulaşmak, Tüntleşmek

Özdekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maddeci

Bilgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malumatlı, Malumattar, Malumat Sahibi, Haberli, Agâh, Haberdar, Uyanık

Güzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Anlamsız, Beyhude

Yermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek, Pislemek, Sövmek, Tiksinmek, Zemmetmek

Yoğurt Çiçeği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Papatya

Meşakkatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç

Kakınç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öfke

Kanunvericilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasama

Tahliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşaltma, Salıverme, Serbest Bırakma

Uydurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzme, Asılsız, Blöf, Derme Çatma, Sahte, Uyduruk, Uydurulmuş, Yalan

Tahtaboş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teras

Çerenci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farfara

Branş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü