Kesbetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kesbetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Elde Etmek, Kazanmak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Geçinme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçim, Maişet

Rakip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasım

Kasavet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygı, Sıkıntı, Tasa, Üzüntü

Fason kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesim

Çerağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işık, Kandil, Mum

Ulamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleştirmek, Eklemek, İlave Etmek, Katmak

İnandırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkna

Devrisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ertesi

Doğum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mevlit, Tevellüt

Sezdirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissettirmek

Risk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Riziko, Çekince, Hatar, Tehlike

Şaşkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşırmış, Budala, Hindi, Sersem, Akılsız

Teneklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ

Mazarrat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar

Hamasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahramanlık

İare kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Ödünç

Çitmik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıngıl; Parmak Ucuyla Alınan (Miktar); Üzüm Salkımının Küçük Dalı; Çimdik

Reflektör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yansıtaç, Yansıtıcı

Vurdumduymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız

Saflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Safiyet

Kalıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürekli, Temelli

Yüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat, Sima, Çehre, Beniz, Bet, Kap, Kopya, Satıh, Suret, Taraf, Utanma, Üzeri, Yan, Yüzey, Cüret, Ön Taraf, Görünüş, Cephe

Tutsak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esir, Köle, Kul

Zifaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdek

Yoğuşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoğunlaşmak

Eser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İm, İşaret, İz, Kitap, Ürün, Yapıt, Yayın, Belgi, Belirti

Takas kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödeşme, Sayışma, Değiş Tokuş

Ücra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapa, Uçra

Yaslı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matemli, Hüzünlü, Acıklı

Seyretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakmak, Eğlenmek, Görmek, İzlemek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü