Keyif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Keyif kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Afiyet, Esrar, Hatır, Hava, Heves, Huzur, İstek, Rahat, Sağlık, Zevk, Esenlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Gizleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnkâr

Galon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damacana

Hiddetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızmak, Öfkelenmek

Necat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurtuluş

Asudelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatlık

Revaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değerlilik, Sürüm, Geçerlik

Renksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluk

Mümin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnanan, İnançlı, Müslüman

Sakıngan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müçtenip

İçtimai Fikir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye

Uyrukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet

Tahkik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soruşturma, İnceleme, Gerçekleme

Payiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güz, Sonbahar

Varyasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çeşitleme, Değişim, Varyete

Tasvip Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beğenmek

Tamahkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Hırslı

Hali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Issız, Tenha

Fonoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sesbilim

Bıkkınlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Usanç

Hayal Gücü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhayyile

Mimar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örekçi

Ekspansiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayılım

Damarı Bozuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aksi, Huysuz, Sinirli

Banlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Horoz Gibi Ötmek, Bağırmak, Haykırmak

Komünikasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alaka, İletişim, Rabıta, Ünsiyet, Haberleşme

Hayıf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık

Hâkimane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Egemence, Yargıçça

Yatalak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yatağan, Hastalıklı, Zayıf, Tifo, Tembel

Ornatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerleştirmek, İkame Etmek

Çingülü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamelya

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü