Kezalik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kezalik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Öyle, Ol Da Öyle

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sismik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Depremsel

Elektronik Beyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisayar

Masnu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma, Yapma

Bozulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arızalanmak, Ekşimek, İçerlemek, Kulumak, Sınmak, Yozlaşmak

İttihat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşmek

Hatırı Sayılır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oldukça Çok

Kısınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İmsak Etmek

Bitkisel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nebati

Çekinmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkusuzca, Pervasız

Tekellüf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş

Şehirli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kentli

Tanıştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takdim

Ferz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vezir

Temdit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatma, Sürdürme; Sulandırma, Seyreltme

Kararlaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesmek, Tayin Etmek

Güç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Bilek, Can, Çetin, Derman, Fer, Hâl, Hız, Kudret, Kuvvet, Mecal, Müşkül, Sarp, Takat, Zor, Efor

Kıyafet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Giyim, Giysi, Elbise, Kılık

Yenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşınmak, Bastırmak, Bozmak, Çommak, Ezmek, Haklamak, Kazanmak, Tutmak, Mağlup Etmek, Kemirilmek

Ekseriyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genellikle

Üleştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevzi

Balalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahim

Farımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak

Klasman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Tasnif, Bölük, Bölümleme, Sınıflama

Dikbaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasıntı

Tanrıça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlahe, Umay

Karışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzensiz, Bozuk, Bulaşık, Çapraşık, Dağınık, Girift, Jülide, Karanlık, Karma, Katışık, Kompleks, Melez, Muğlak, Pis

Harın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hain, Huysuz, Obur

İpotek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Girev, Tutu, Rehin

Bayağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Aşağılık, Pespaye, Hemen Hemen, Âdeta, Kibar Olmayan, Basit, Sıradan, Alelade, Aşağı, Epey, Gerçekten, Hasis, Küçük, Oldukça, Süfli, Yoz

Sonsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyet

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü