Kir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Kir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Çirk, Leke, Pasak, Pislik, Şaibe

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Etraflı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksiksiz, Ayrıntılı

Hezimete Uğratmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çommak, Ezmek, Sindirmek, Yenmek

kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adam, Aile, Arkadaş, Avrat, Bayan, Benzer, Bey, Bir, Ehil, Emsal, Er Avrat, Familya, Hanım, Harem, Hatun, Karı, Kişi, Koca, Koşa, Kuma, Ortak, Tay, Yoldaş, Benzeri, Hayat Arkadaşı, Refik, Refika, Etene

Çok Lazımlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elzem

Batkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müflis, Derin Çukur

Elmacık Kemiği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elmacık Sümüğü

Ceset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölü, Meyit, Naaş

İstikrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Karar Tutma, Sabitlik, Kararlılık

Keskinlikle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesinlikle

Çulsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parasız

Tamirci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onarman

Çevre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlem, Belde, Çember, Daire, Dolayı, Dünya, Etraf, Hava, Muhit, Ortalık, Ufuk

Örgütlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşkilatlanmak

Gür Gür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürül Gürül

Habercilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhbar, Jurnal

Patadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın

Plato kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzlük, Yayla

Sofistike kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmaşık, Yapmacık

Büyük Anne kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nine

İyi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş, Sağlıklı, Aşırı, Uğurlu, Hayırlı, Âlâ, Bol, Çok, Düzgün, Esen, Güzel, Hayır, Uygun, Yakşı, Yerinde

Kestane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şabalıt

Payidar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalımlı, Ölümsüz, Bengi, Kalıcı

Militarist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süerselci

Başgöz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlendirrnek, Birleştirmek

İnanca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvence, Teminat

Onarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek, Tamir Etmek, Yapmak

Söze Bakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uslu, Uysal

Kabine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hela, Hükûmet, Bakanlar Kurulu

Römork kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gemi Çeken

Kırınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oynamak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü