Korse kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Korse kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Lastik, Enli Kemer

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ejderha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canavar, Ejder, Büyük Yılan

Kestane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şabalıt

Korumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önlemek, Bakmak, Beklemek, Esirgemek, Gözetmek, Gözlemek, Himaye Etmek, Kollamak, Müdafaa Etmek, Sakınmak, Saklamak, Savunmak

Dere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akın, Küçük Çay, Öz

Dil Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilcilik, Lisaniyat, Lengüistik

Allah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanrı

Cennet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aden, Uçmak, Behişt, Uçmağ

Müselles kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçgen

Felsefe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünce Bilim, Hikmet

Fakat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Ama, Lakin, Yalnız, Birak

Eğri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap, Çarpık, Muavveç; Eğmel, Mukavves; Eğik, Mail; Doğru Olmayan, Münhani; Eğmeçli, Mukavves

Dallı Budaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çapraşık

Anlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Aydınlatmak, Açmak, Yorumlamak Açımlamak, Tafsil Etmek, İfade Etmek, Beyan Etmek, Göstermek, İzah Etmek, Nakletmek, Söylemek

Zor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla

Salman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Serbest, Başına Buyruk

Övme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medih

Dalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak

Abone Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürümlenmek, Dadanmak

Çözülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Erimek, Yumuşamak, Yenilmek, Dağılmak, Çökmek

İftihar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Övünç, Övünme, Kıvanç, Kıvanma

Yakmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Bestelemek, Dağlamak, Dökmek, Kavurmak, Mahvetmek, Tutuşturmak, Vurmak, Koymak, Sürmek

Birgelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El Birliği

Sadasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ker

Toplanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtima

Katışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katılmak

Dışkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaka, Bok, Büyük Abdest, Pislik, Kazurat

Uçlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek

Muammer Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşamak

Oymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşiret, Deşmek, Kazmak, Tayfa, Yemek, Kabile, Hakketmek

Balta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nacak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü