Münacat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Münacat kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yakarış

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Limited kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırlı

Lafçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşkan, Dedikoducu, Geveze

Savsaklama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhmal

Bakış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazar, Göz

Hal Hareket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidiş

Derli Toplu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selikalı

Uymayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygunsuz

Denektaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehek Taşı, Mihenk

Sadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkan, Göğüs, Kalp, Sadrazam, Sine, Yürek

Akşam Namazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşam

Darmadağınık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık

Kenar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azletmek

Outsider kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışpaydaş

Akçıl kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyazımtırak, Solmuş, Aklaşmış

Ayak Tarağı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tarak

Hayat Tarzı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaşantı

Çadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ

Fantezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayale Dayanan Eser; Sınırsız Hayal, Düşlem

Galeyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşma, Kaynama, Coşkunluk

Çözümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahlil Etmek, Analiz Etmek

Emin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tehlikesiz, Güvenilir, İnanılır, Emniyetli, Sakıncasız

Ağızsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sessiz, Yumuşak Huylu

Vaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olan, Olmuş, Koruyucu

Tecavüzkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütecaviz, Saldırgan

Mensup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üye

İstikrah Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenmek, Tiksinmek

Jandarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Zaptiye, Korucu, Kolluk

Nefis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pek Hoş, Güzel, Kişilik, Çok Hoş, Oflaz

Hudutsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınırsız, Sonsuz

Perdah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parlatma

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü