Münekkitlik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Münekkitlik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Eleştirmenlik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kasap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hunhar

Boğulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek, Sıkılmak, Bunalmak, Gark Olmak

Bozdurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Hurdalamak

Cesaretlendirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklendirmek

Boşboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaçaron, Çenebaz, Farfara, Geveze

Dideban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bekçi, Gözcü, Nöbetçi

Meşveret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Danışım

Pısırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutuk, Utangaç, Çekingen, Uyuşuk, Cesaretsiz, Beceriksiz

Sık Sık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az Aralıkla, Sık Olarak, Sıkça, Tez Tez

Memnu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan, Yasak, Yasaklanmış

Bahçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bostan

Duraksama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tereddüt

Piknik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kır Aşı, Seyir, Kır Yemeği

Gıybetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiştirmeci

Kuşatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevirmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Muhasara Etmek, Sarmak

Fütürist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gelecekçi

Tahsildar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vergici

Gıdık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerdan

Dikdörtgen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzbucak

Cingelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıvırcık

Uhde kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üstlenme, Görev, Sorumluluk

Fenalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötülük, Zarar, Şer

Vatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yurt, Sıla, Memleket

Terbiye Vermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitmek

Süslemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezemek

Kişmiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekici, Esmer

Dikeç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direk, Sütun

Şikest kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Malul, Sakat

Evvela kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlkönce, İlkin, Önüç, Önce

Adlandırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü