Müsaade kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Müsaade kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İcazet, İzin, Ruhsat, Yarış, Yarışma

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Beyin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dimağ, Akıl

Salahiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetki

Özerk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağımsız, Muhtar, Muhtariyetlik, Otonom

Kasıtlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İsteyerek, Bilerek

Sislenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulanmak

Hasep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelik

Kül Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kavurmak, Yakmak

Bigünah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahsız

Semen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semizlik

Rantiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lüpçü, Getirimci

Tiryak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afyon, Panzehir

Bodur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy

Bağlılaşım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlılık

Borçlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedeyyün Etmek

İmleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İma

İntibak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyma, Uyarlama

Naşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ötürü

Zeybek Havası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zeybek

kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asker

Makta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesit

Momentum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hız

Mesuliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Sorunca

Nefes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soluk

Bücür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Kısa Boylu, Bodur

Sıkıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasvet, Meşakkat, Ruhsal Yorgunluk, Sendrom, Cefa, Çile, Düşünce, Ezgi, Eziyet, Fırtına, Gaile, Hâl, Hüzün, Kahır, Kambur, Karanlık, Keder, Kor, Külfet, Mesele, Mihnet, Problem, Rahat, Sancı, Sorun, Usanç, Zaruret, Zehir, Zor, Tedirginlik, Eza

Aranmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırılmak, Yoklanmak, Arzu Edilmek, Özlenmek

Yıkıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahripkar

Kıyasla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazaran

Köşegen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutur, Diyagonal

Izrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zarar Verme, Zarara Sokma

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü