Müsennem kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Müsennem kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tümsek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Dinamizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Coşkunluk, Diriklik, Gürelilik, Devimselcilik

Nazar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakış, Göz, Göz Değme

İlga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lağvetmek

Vefasızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hıyanet

Bilvasıta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dolaylı, Araçlı, Araçla, Dolayısıyla

Oyun Ebesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebe

Geveze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atak, Boşboğaz, Çaçaron, Lafazan, Zevzek, Çenesi Düşük

Maç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karşılaşma

Kavlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözle

Asimilasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeşme, Özümleme, Eritme

Zamane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağ, Dönem

Varyant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değişke, Oyun, Bilmece, Efsane, Masal

Kapı Zengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tokmak

Müdahale Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Karışmak

Tamamlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümleç

Fettan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fitneli, Karıştırıcı; Gönül Ayartıcı, Cilveli

Teftiş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetlemek

Defetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak

İkmal Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tamamlamak

Gözetim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Himaye, Nezaret

İhtiyatlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımlı, Sakıngan

Defans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savunma

Seyran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gezinmek, Gezmek

Gücenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Burulmak, Darılmak, Ikınmak, İncimek, İncinmek, Kırılmak

Sınama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneme, Eleştiri, Prova, Tecrübe

İlkel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gayri Medeni, Barbar, En Adi, İptidai, Primitif

Duyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duyu, İstihbarat, İzlenim, İhsas

Eslek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtaatli

Mukavele kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma, Kontrat, Sözleşme, Konuşuk

Uğraş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cenk, İş, Meslek, Meşguliyet, Mücadele

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü