Müstemlekecilik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Müstemlekecilik kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İnhisar

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Üleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylaştırmak, Bölüştürmek

İnfilak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patlama, Bösme

Aşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Calak, Peyvent

Durum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pozisyon, Boyut, Gidiş, Hal, Hâl, Hatır, Hava, Hesap, Kalıp, Keyfiyet, Konum, Manzara, Mevki, Tavır, Vaziyet, Yağday, Yer, Davranış, Halütavır

Tekrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yine, Yeniden, Gene, Bir Daha, Kaytadan, Yineleme

Sabık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçen, Eski, Evvelki, Kabakki, Önceki

Satvet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorlu, Sindirici Güç

Kalpsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Merhametsiz

Kabul Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resepsiyon

Lahut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal

Yönetici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İdareci, Yöneten Kişi, Menajer, Rehber

Zor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla

Yaş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Islak, Sin, Çağ, Kötü, Taze, Zor, Nemli

Butlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haksızlık

Sevda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgi, Aşk, İstek, Heves

Mazhar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ergin, Erişmiş, Erişen

Tatminkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doyurucu, İkna Edici, Kanaatlendirici, Uygun

Nüktedan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şakacı, İnce, Nükteci

Fut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayak

İşgal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engelleme, Oyalama; Tutma, Kaplama, Eli Altına Alma

Dair kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üzerine, Ait, İlişkin, Hakkında, Konusunda, Bir Şeyle İlgili, Bir Şey Üstüne

İhbarcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhbir

Haşin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sert, Zahimli, Kinci, Katı, Gaddar, Berk, Kırıcı, Gönül Kırıcı

Tüketici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihlakçı, Yoğaltan

Kıvam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyuluk, Tav, Yoğunluk

Umumi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Genel, Topyekûn, Kamul

Müzmin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreğen, Kronik

Dekor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüş, Manzara

Okur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kari

Cezir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekilme, Gitme, İnme, Kök, Alçalma

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü