Müteessir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Müteessir kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bakiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalan, Artan, Kalıntı

Web kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağ, Tor

Bitimsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonsuz, Sonuçsuz, Neticesiz, Sınırsız

Gözetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak

Harimiismet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ocak

Çakı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cep Bıçağı

Geçmez Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkmak

Önerge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teklif, Takrir

Fıttırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıldırmak, Delirmek

Gümüşgöz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açgözlü, Cimri

Yalvaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Resul, Peygamber

İndifa Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürmek

Mekruh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenç

Konferans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşma

Duyuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiriş, İlan, Anons

Çalıdikeni kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kara Çalı

Erinçsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rahatsız

Merhum Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz

Atlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aldanmak, Atlanmak, Binmek, Çıkmak, İnmek, Tullanmak, Yanılmak

Tesis kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurma, Kuruluş, Kurum

Kılıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tığ

Sahipsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyesiz, Kimsesiz

Muvakkati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkat, Muvakkaten

Şalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çumor

Eşraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenginler, İtibarlılar, Sözü Geçenler, İleri Gelenler

Ayık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyanık

Mizaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasiyet, Huy, Karakter, Sağlık, Tabiat, Yaradılış, Doğa

Devamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütemadiyen, Sürekli, Temelli

Halsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dermansız, Yorgun, Bitkin

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü