Mütemadiyen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Mütemadiyen kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sürekli, Aralıksız, Devamlı, Ara Vermeden, Artsız Arasız, Biteviye

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kıyamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Afet

Nifak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsizlik, Anlaşmazlık, Ara Bozuculuk, Ayırga, Ara Açıklığı, Karıştırıcılık, İkiyüzlülük

Yetişek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Menşe

Akşama Kadar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşamacan

Ardiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığımlık, Antrepo, Depo

Konvoy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafile, Bölük, Katar

Cin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıllı, zeki, Uyanık Kimse

Kör Körane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözü Kapalı

Mutasarrıflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancak

Vitalizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dirimselcilik

Bakir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El değmemiş, Kullanılmamış, İşlenmemiş Toprak, Eskimemiş, Yıpranmamış, Yeni

Milletlerarası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uluslararası

Tezahür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirme, Belirti, Görünme, Gözükme

Bağırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nara, Nida

Kargı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak, Kamış

İkrah Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İğrenmek, Tiksinmek

Hicviye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yergilik

Etik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Töre Bilimi, Ahlak Bilimi; Ahlaki, Ahlakla İlgili

Kafa Dengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafadar

Çarık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çene

Efsunculuk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürükçülük

Günah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suç, Cürüm, Hata, Sorumluluk, Vebal, Yazık

Savaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harp Etmek, Muharebe Etmek, Uğraşmak, Çarpışmak, Vuruşmak

Azar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylama

Müsamere kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akşam Eğlencesi

Kıkırdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıkırdak

Müdebbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli

Heyecanlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alevlenmek, Coşmak, Kaynamak

Prestij kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtibar, Saygınlık

Dayak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Destek, Dövme, Kötek, Mesnet, Rahle, Sopa, Sürgü, Vurma, Patak, Payanda

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü