İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Aygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkin
Serpmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dökmek, Ekmek, Saçmak, Sepmek, Vermek
Fikri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünsel
Tufan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tayfun, Selli Yağmur
Hastalıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sayrılıklı, Çürük, Marazi, Yarım, İğcil, Mariz
Hasıl Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türemek
Yiğitçe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit, Yüreklilikle
Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren
Görev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazife, İşlev, Resmî İş, Misyon, Fonksiyon
Döner Sermaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döner
Jeomorfolog kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeybilimci
Muaheze Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayıplamak, Kınamak, Paylamak
Yetiştirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstahsil, Üretici
Sonrasız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebedi, Sonsuz
İçten kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Candan, Samimi, Yürekten
Hastane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlık Evi
Hemşire kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıp Bacısı, Şvester, Kız kardeş, Bacı, Simil
Selaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıcılık
Teşebbüs Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Girişmek, Koyulmak
Bakım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özen, Hizmet
Köşegen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutur, Diyagonal
Çadır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deri, Keçe, Çerge, Oba, Otağ
Külüstür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski
Grev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatil, İş Bırakımı
Heybet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mehabet; Büyüklük, Ululuk, Azamet
Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun
Omuz Omuza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte
Kaytarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Vermek, İşten Kaçmak, İade Etmek, Reddetmek
Deme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağıt, Anlam, Atasözü
Pespaye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçak, Aşağılık, Bayağı, Soysuz
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.