Maharet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Maharet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İpsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Serseri

Hurdalamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozdurmak

Halkiyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Folklor, Halk Bilimi

Seksüel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel

Vızlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vızıldamak

Vasıtalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aracılık

Acılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paylamak, Sançmak, Zehirlemek

İhsan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan, Lütuf, Nimet, İnayet, Bağışlama, Kayra, Atıfet, Bağış, İyilik

Büzüşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlişmek, Kırışmak

Büyük Ana kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük Anne

Bitaraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekimser, Yansız, Müstenkif, Kararsız, Tarafsız

Mukaddes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal, Veli

İşgüzarlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbilirlik

İzan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış

Müsadif Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlamak

Kısmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bazı Bakımdan, Bazı Yönden, Bir Kısım, Kısımca

Sarakacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi

Hemişelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daimî

Hükmen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakem Kararıyla

İktiza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, Gereklik, Gerekme

Gökçül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Semavi, Mavice, Mavimsi

Hatırlatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anımsatmak, Uyarmak, İhtar Etmek, Deşmek, Okşamak, Söylemek

Görülmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rastlanmak, Seçilmek

Kahretmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezmek, Çok Üzmek, İçlenmek

İmtiyaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrıcalık, Muafiyet, Bırakı, Gedik

Şans kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baht, Güman, İhtimal, Kısmet, Talih, Uğur, Yıldız, Felek

Oluş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teşekkül, Vuku, Tekevvün

Muharip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savaşçı

İthalatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış alımcılık

Sevk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönderme, Güdüm, İleri Sürme, Götürme

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü