Mahsustan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Mahsustan kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Özellikle

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Geçerli Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuşmak

Keser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerki

Varsayım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faraziye, Hipotez

Sakıntı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyat

Yağsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Zayıf

Basar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göz

Suspus Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinmek

Darılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alınmak, Azarlamak, Gücenmek, İncinmek, Kırılmak, Küsmek, Paylamak

Empresyonist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenimci

Yüzey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Satıh, Üst, Üzeri, Yüz

Raptiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İleç, Pünez, Bağlaç

Düzenek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sistem, Plan

Mesaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, İleti, Düşünce

Apışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkın, Yorgun

Ezel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncesizlik, Başlangıcı Olmayan

Ankebut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Örümcek

Terlan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğan

Sırtüstü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkaüstü

Hasretlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık

Acımaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zalim

Sık Sık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Az Aralıkla, Sık Olarak, Sıkça, Tez Tez

Kaynak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asıl, Bulak, Göz, Hazine, Kaynama, Kök, Memba, Menşe, Pınar, Kaynarca

Meyletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yönelmek, Eğilmek, Yeltenmek

Virajlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönemeçli

Fantom kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayalet

Borçlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verecekli, Yükümlü, Medyun

Vıcık Vıcıklık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yumuşaklık

Sangılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sersemleşmek

Deney kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deneyim, Tecrübe

Tasarruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Biriktirim, Tutum, Kullanma Yetkisi, Para Biriktirme, Artırım

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü