Maket kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Maket kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Örnek, Taslak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ağartmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beyazlatmak

Misafirperver kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konuksever

Meydana Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmak, Olmak, Ortaya Çıkmak, Baş Vermek, Çıkmak

Muahede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma

Karşın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rağmen, Karamazdan, Muhalif, Muarız

Arkeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıbilim, Kazı Bilimi

Kıpırdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Divringi, Cevval

Ortaya Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Dökmek

Dünyalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal, Mülk, Para, Servet

Doldurma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkame, İmla

Kök Salmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş

Host kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu

Zıpır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşkın, Delişmen, Kaçık, Hoyrat

Vasati kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortalama, Orta

Karanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çirkin, Karışık, Sıkıntı, Üzüntü, Zifiri, Zulmet

Göç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşınma, Nakil, Muhaceret, Hicret

Kültürlü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aydın

Eğlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beklemek, Oyalanmak, Alay Etmek, Alem Yapmak, Durmak, Gezinmek, İzlemek, Lağa Koymak, Maskaraya Koymak, Seyretmek

Uçmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçuk

Somurtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Surat Asmak, Ekşimek, Yüz Asmak

İçermek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havi Olmak, İhtiva Etmek

Yeterlilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, Kifayet, Liyakat, Yeterlik

Okkalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyük, Ağır, Çok, Fazla, Hürmetli

Ali kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüce, Yüksek

Niyetlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasarlamak

Irgamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranmak

Karakış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zemheri

Duymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hissetmek, İşitmek, Sezmek, Taşımak, Tatmak, Yaşamak

Ehemmiyetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemli

Karışılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müdahale Edilmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü