Mektep Çocuğu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Mektep Çocuğu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Acemi, Toy

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yağday kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Durum, Hâl, Vaziyet

Bayrılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıdem

Yerel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yöresel, Mahalli, Lokal, Mevzii

Toplumsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplumla İlgili, Topluma İlişkin, İçtimai, Maşerî, Sosyal

Feragat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vazgeçmek, Elçekme, İmtina

Dar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ensiz, Kıt, Elverişsiz, Zorlukla, Ancak, Az, Ev, Mahdut, Sıkı, Yetersiz, Yurt

Devam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürek, Ek, Parça, Sürme, Sürüp, Gitme, Cesilmeme, Bitmeme, Sürekli

Kırıcı Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sertleşmek

İrsi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalıtımsal

Seçici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmen

Farımak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak, Usanmak, Vazgeçmek, Yaşlanmak, Yıpranmak, Yorulmak

Tespit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirleme, Saptama

Gül Destesi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buket

Tekrir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekrarlamak

Rol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görev, İş Payı, Düzmece Davranış, Gösteriş

Sağlıklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıhhatli, Dimdik, Doğru, Esen, Gerçek, Güvenilir, İyi, Sağlam

Kargış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beddua, Telin, Lanet

Peşlnen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önceden, Önden

Cesaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüreklilik, Gözü Peklik, Bahadırlık, Ataklık, Atılganlık, Cüret, Güven, Yürek

Kat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölmek, Yol Almak

Necabetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asil

Tedricen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gitgide, Giderek, Yavaş Yavaş, Azar Azar, Derece Derece

Kaplaştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek

Korna kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Klakson, Fit, Sinyal

Dolandırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üçkağıtçı

Halisane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Samimi

İmam Suyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Rakı

Eseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mantık

Ceht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Gayret, Çabalama

Köşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tun, Bucak, Çene, İbik, Künç, Zaviye, Kuytu, Tenha, Ücra, Korner

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü