Monoton kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Monoton kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Tekdüze, Yeknesak, Sıradan

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Lağ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay

Enbiya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaçlar, Nebiler, Peygamberler

Bonkör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Eli açık, İyi Yürekli

İnceleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik

Otokontrol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özdenetim

Pisboğaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur

Yanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birlikte

Sükût kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Susku, Susma, Sessizlik, Konuşmama, Söz Söylememe

Vesile kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neden, Fırsat, Tav, Anahtar, Bahane, Münasebet, Sebep

Ürüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasılat

Toka Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vermek

Dile Destan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ünlü

Yeminli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlı

Vikaye Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esirgemek, Korumak

Çığlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Feryat, Figan, Acı, Bağırtı, Çığırtı, Vaveyla

Zenginleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalkınmak, Palazlanmak

Mertebe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşama, Derece, Kat, Rütbe, Safha, San, Basamak, Yalım

Yalnız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ancak, Sadece, Ama, Bir, Hemen, Sade, Salt, Tenha, Şu Kadar Ki

Boğazlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Obur, İştahlı, Pisboğaz

Alıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hazırlamak

Kumandan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Komutan

Artırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzayede, Teras

Sadakatli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sadık

Koalisyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortak Yönetim

Yaşlanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyümek, Eskimek, İhtiyarlamak, Kocamak

Yayımlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıklamak, Çap Etmek, Çıkarmak, Neşretmek

Leh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Onun İçin, Onun Tarafın; Ondan Yana

Satlıcan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zatülcenp

Üremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Türemek, Yetişmek

Taşıtçı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürücü

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü