Muaheze Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Muaheze Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ayıplamak, Kınamak, Paylamak

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Davetkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çağrıcı, Çekici, Çağıran, Davet Eden

Zam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artırma, Ekleme, Katma

Darı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mısır

Teokratik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinerksel

Batın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karın, Göbek, Kuşak, Üren, Döl, Nesil, Gömlek

Tüketici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstihlakçı, Yoğaltan

Dincelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek, Konaklamak

Abajur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalpak, Örtük, Sayvan, Siper

Antidot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Panzehir

Sinirce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinir Hastalığı, Nevroz

Talip Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstemek

Dönmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geri Gelmek, Vazgeçmek, Caymak, Benzemek, Burulmak, Değişmek, Devretmek, Dönüşmek, Hatırlamak, Kayıtmak, Kesilmek, Sapmak, Yönelmek

Afi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Caka, Fiyaka

Akdetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmak

İhraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarma, Dış satım, Gönderme

Muhabbet Tellalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pezevenk

Soytarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maskara, Telhek, Şaklaban

Dokunmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ellemek, Batmak, Değinmek, Değmek, Dürtmek, Etkilemek, İlişmek, İlmek, Karıştırmak, Koymak, Sataşmak, Temas Etmek, Vurmak, Zarar Vermek

Mülk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ülke, Varlık, Taşınmaz Mal, Kuramak

Tenezzül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme

Bönlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saflık

Nefer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Er, Kişi, Süer, Kimse

Diyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Grev, Perhiz, Rejim

Fasıla kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara, Aralık, Kesinti, Ayırdım

Noksan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Eksiklik, Kusur, Natamam, Yarım

Vadeli Mevduat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap

Kentlileşmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Medeni

Mütekâsif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyulaşmış, Yoğunlaşmış

Kanalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkçık

Esir Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıkoymak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü