Muhafaza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Muhafaza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Saklama, Koruma, Barıma, Kavzama

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Antika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski, Tuhaf

Yağma Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yağmalamak

Flavta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Flüt

Oyunbozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızıkçı

Kilit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıfıl, Anahtar, Kapamaç

Kamuoyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye, Halkoyu

Andıran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Benzeyen, Eş, Benzer, Yakın

İhata kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapsam, Kuşatma, Ufuk, Sarma, Çevirme, Çevreleme

Rende kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yontaç

Kapışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak

Mamaa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abla

Tanlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azarlamak, Paylamak, Şaşmak

Komutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumandan, Bey

Tane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adet, Kıta, Parça

Arz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sunmak, Sunum, Bilgi Verme, Yeryüzü, Yerküre, Yer Yuvarlağı, Dünya, En, Maruzat, Yer

Mercan Balığı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mercan

Omlet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaygana

Satmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taslamak, Vermek

Faziletli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erdemli, Yüksek

Enikonu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyice, İyiden İyiye, Adamakıllı, İnce, Oldukça

Cılız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıska, Eneze, Nahif, Çelimsiz, Basit, Değersiz, Güçsüz, Zayıf, Cansız, Gelişmemiş

Rüstik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köysel

Tecemmu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yığınak

İdareci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Becerikli, Tutumlu, Yönetici

Bodur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tıknaz, Bacaksız, Bastıbacak, Bücür, Alçakboylu, Cırttan, Kısaboy

Şarlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarıldamak

Gelincik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lale

Eğer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şayet, Velev

İyelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mülkiyet, Sahiplik

Şehamet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğitlik

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü