Mukteza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Mukteza kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Gerekli

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Aşağılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakaret Etmek, Tenezzül Etmek, Tezellül Etmek, Boyamak

Sağbilge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Otacı, Atasagun

İhtarname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Protesto

Şirket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaklık

Deha kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öke, Dahilik, Ökelik

Çoğul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoklu, Çokluk, Cemi

Kaime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyruk, Ferman

İlkokul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İptidai Mektep, İlk Mektep, İptidai, Beş

Kök Salmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmuş

Gaf Yapmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pot Kırmak

Bağıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akit, Sözleşme

Mantalite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anlayış

Atmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fırlatmak, Yollamak, Ertelemek, Örtmek, Koymak, Çatlamak, Yırtılmak, Götürmek, Söylemek, Alışmak, Çalmak, Çarpmak, Çekmek, Çıkarmak, Göndermek, Kovmak, Solmak, Uzatmak

Ayrıcalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstesna

Zait kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artı, Fazla, Gereksiz, Artık, Art

Yüksünmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tembellik Etmek, Üşenmek

Bayan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eş, Hanım, Hatun, Kadın, Karı

Sıcaklıkölçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Termometre

Hallaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atımcı

Peşkeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Armağan

Teslimiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtaatkârlık, Verinme

Kurbağa Adam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dalgıç

Nevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tür, Çeşit

Yapım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnşaat, İmal, İnşa, Prodüksiyon

Tahayyül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşleme, İmgeleme, Hayal Etme, Kılıklama

Ağırlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Ağırbaşlılık, Salmak, Baskı, Etki, Kalın, Külfet, Rehavet, Sorumluluk, Takı, Tartı, Yük

Salık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haber, Tavsiye, Bilgi, Uçar

Lider kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önder, Reis, Şef, Kösem

Memnu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadağan, Yasak, Yasaklanmış

Yollamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göndermek, Atmak, Çekmek, Çıkarmak, Sunmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü