Muta kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Muta kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Veri

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Biriktirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Toplamak, Tutmak, Yığmak

Atik Tetik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çevik

Götürge kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asansör

Taht kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Divan, Sedir

Kengel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaban Enginarı, Eşek Dikeni

Oranlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uygun, Nispetli, Mütenasip, Mütevazin, Mutedil, İnsaflı

Döşem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesisat

İster kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerek, İcap, Lüzum

Hicran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayrılık, Ayrılma, Ayrılık Acısı

İdman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jimnastik, Spor, Bacanma, Bacanış

Şamil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapsayan, Kaplayan

Kâğıt Torba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kese Kâğıdı

Öncel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Selef

Sisli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sislenmiş, Bulanık

Müracaat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başvurmak, Danışmak

Alçıtaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jips

Pansiyoner kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barınıcı

Yoksul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fakir, Fukara, Çorak, Kembağal, Parasız, Sefil, Yetersiz

Melik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hakan, Hükümdar, Padişah, Kral

Dolikosefal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzun Kafalı

Avuç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aya

Abanozlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Matlaşmak, Sertleşmek

Yöntem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Metot, Erkân, Muamele, Politika, Reçete, Seçenek, Sistem, Usul, Yol, Prosedür

Laçkalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gevşemek, Bollaşmak, Bozulmak

Mühürdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damgacı

Mamul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapılmış, İşlenmiş, Ürün, Mahsul, Mamulat, Yapılı Eşya, Yiyecek

Müteahhitlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüklenicilik, Bağıtçılık

Kılsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelek

Eneze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cılız, Zayıf

Başsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anarşi

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü