Nöbet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nöbet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Defa, İş, Kez, Sıra, Keşik, Kezik, Gezek, Yüksek Ateş

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Akındırık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reçine

Telif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derleme, Uzlaştırma, (Eser) Yazma

İmaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hayır Evi

Memorandum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andıç

Müfessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yorumcu, Açıklamacı, Tefsirci

Örenlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Harabelik

Hissiselim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağduyu

Işılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Işıldamak, Parlamak

Tıpkıbasım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faksimile

Balkır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Parıltı, Şimşek

Endamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelimsiz, Kısa

Kaymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnmek, Kurtulmak, Sürüşmek

Cinsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsî

Esbap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbise

Koçu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı

Seki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaldırım, Set, Teras, Taraça

Sinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suspus Olmak, Nüfuz Etmek, Yılmak, Gizlenmek, Pusmak, Büzülmek, Saklanmak

Zendost kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zampara

Köklenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayar

Kanıksamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Usanmak

Reklamcılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanıtıcılık

Laşe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Leş, Öleş

Kurdeşen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ürtiker

Yüzük Oyunu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzük

Şalban kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tomruk

Ölçü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyut, Çap, Değer, Ebat, İtibar, Miktar, Mikyas, Miyar, Ölçüt, Tartı, Vezin

Müddetli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süreli

Sonsuzluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ebediyet

Zeval kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabahat, Öğle, Sorumluluk, Suç, Bozulma, Yıkım, Son, Düşkünlük, Yok Olma, Yok Edilme

İncitici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Keskin

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü