Nebülöz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nebülöz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bulutsu

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Bakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazır, Vekil, İcra Vekili

Cani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımasız, Gaddar, Katil, Kıyaç

Argıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçit, Dağ Geçidi, Boğaz, Dağ Boğazı, Derbent

Üstüvane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yuvak, Silindir

Kaldırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Aşırmak, Atamak, Çalmak, Çekmek, Feshetmek, Katlanmak, Lağvetmek, Saklamak, Sıyırmak, Taşımak, Tayin Etmek, Toplamak, Yakışmak

İzafi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağıntılı, Göreceli, Nispi

Şömine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buhari, Ocak

Aşırılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uçmak

Ağız Kavafı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze

Boyun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dal, Sorumluluk, Üzeri

Sandıkça kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahfaza

Semavi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göksel, Ulvi, Gökçül

Keyfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keyfince, Özbaşına

Caka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteriş, Çalım, Fiyaka, Kabadayılık

Damat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güvey, Küreken, Yezne

Baskın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dominant, Hakim, Sel

İkinci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tali

Suyolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filigran; Ark

Cevir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cefa, Eziyet, Üzgü

Sergiye Koymak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sergilemek

On Paralık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hiç

Yüzsüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Sıkılmaz, Arsız, Vicdansız, Çekinmez, Hayasız

İmha Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yok Etmek

Ferah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntısız, Sevinçli, Geniş, Bol, Hafif, Sevinç, Sevinçlilik, Havadar, Aydınlık, İç Açıcı (Yer)

Kaynaşma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birleşme, Sıkı Fıkı Olma, Kıpırdanma, Hareketlilik

Sunulan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Maruz

Hırsızca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uğruca

Materyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereç, Özdek, Öğe, Malzeme

Çoğunluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çokluk, Ekseriyet

Sufi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutasavvıf

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü