Necaset kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Necaset kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Pislik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tarif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak

Ulay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devam

Bulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak

Hükümet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bakanlar Kurulu, Kabine

Örtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Atmak, Basmak, Bürümek, Çekmek, Gizlemek, Kapamak, Kaplamak, Saklamak, Sarmak

Yiğit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yürekli, Cesaretli, Delikanlı, Atak, Dayı, Efe, Er, Gözü Pek, Kahraman, Mert, Alp

Cep Faresi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yankesici

Kanun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasa

Full kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tüm, Tam

Atraksiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gösteri

Müdebbir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tedbirli

Şikâyetçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlanan, Yakınmacı

Hasislik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pintilik, Eli sıkılık

Rehber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delil, Kılavuz, Önder, Yönetici

Çatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşmak, Erişmek, Hücum Etmek, Karşılaşmak, Rastlamak, Ulaşmak, Vasıl Olmak

Diyelek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lehçe

Yapay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Suni, Yapmacık

Kilo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kilogram, Geli

Konsolos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış İşleri Görevlisi, Elçi, Şehbender

Kutur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çap; Köşegen

Mukavelename kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sözleşme

As kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bey

Para kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akçe, Kazanç, Kredi, Nakit, Pul, Vakıf, Varlık

Debbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güğüm

İri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hantal, Koca, Kocaman, Yoğun, Büyük

Tasannu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapmacık

Tefekkür Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşünmek

Temsil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oyun, Söz Gelişi, Temaşa, Oruntama, Tiyatro Oyunu

Şakirt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırak, Öğrenci

İçeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönül, Hapishane, Yürek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü