Nesib kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nesib kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Soylu

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Tephir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buğu

Hicvedilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerilmek

Bankiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deniz Buzulu, Buzla, Aysfilt

Kurum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cemiyet, Çalım, Gösteriş, Gurur, İs, Kasıntı, Kuruluş, Müessese, Tekebbür, Tesis, Büyüklenme, Azamet

Makat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturak Yeri, Kıç

Öyleyse kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bari, O Hâlde

Yırtılmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Atmak

Özümlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mal Etmek, Temsil Etmek

Kanaat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetinmek

Ilıştırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ilıklaştırmak, Ilıtmak

Çelişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İtiraz Etmek, Zıt Olmak

Ortaklaşa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşbirlikli, Kolektif, Müştereken, Birge, Birlikte

Kıstak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dil

Mukadder kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçınılmaz

Batmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Batık

Maharet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceri, Beceriklilik, Ustalık, El Uzluğu, Uzluk

Gözü Kapalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözübağlı, Kör Körane

Söz Açmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bahsetmek

Fundamentalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Köktendinci

Dayanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Direnç, Direniş, İstinat, Metanet, Mukavemet

Edimsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiili, Aktüel

Repertuar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dağarcık

İncitmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acıtmak, Batmak, Delmek, Kırmak, Rencide Etmek, Üzmek, Yaralamak

Zapt Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zorla Almak, Tutmak; Yazmak

Kibar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kostak, İnce, Nazik, Zarif, Değerli, Efendi, Seçkin, Soylu, Zengin, Şık, Köklü

Karnabahar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güllü Kelem

Tutturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağlamak, Raptetmek, Takip Etmek

Tabiatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçimsiz, Huysuz

Mevlâ kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Allah, Sahip, Malik, Efendi

Başkanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Riyaset

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü