Nezaret Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Nezaret Etmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bakmak, Denetlemek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Çapanoğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başa Dert Olacak Durum

Hayat Dolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Canlı, Neşeli

Kengi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Siyatik, Romatizma

Tavizci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödüncü

Müsaade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İcazet, İzin, Ruhsat, Yarış, Yarışma

Küreken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Damat, Enişte, Güvey

Fon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dipyüz, Alt, Görüntü, Kaynak

Ağı Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baldıran

Müşahede Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlemek, Tarassut Etmek

Pistole kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Püskürteç

Cıdak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mızrak

Öğüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders, Nasihat

Onay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasdik, İcazet, İzin, Doğrulama, Gerçekleme, Uygun, Yerinde, Muvafık, Münasip

Muşmula kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döngel, Beşbıyık

Hayatileşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahakkuk

Cumhur Reisi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cumhurbaşkanı

Sarmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Boğmak, Bürümek, Çekmek, Çevirmek, Dolamak, Hücum Etmek, İhata Etmek, Kaplamak, Kucaklamak, Kuşatmak, Örtmek, Saldırmak, Tutmak

Doz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derece, Miktar

Asliye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esas, Temel

Çakır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarap

Karar Tutma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstikrar

Yüzük Kaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çepçevre, Çepeçevre

Taksit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüt

Tor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acemi, Ağ, Çekingen, Ham, Toy, Utangaç, Yabani, Görgüsüz, Eğitilmemiş, Yabanıl

İnceleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tetkik

Jüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telis

Bezeme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süsleme, Tezhip

Skrayper kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazaç

Muktedir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erkli, İktidarlı

Adi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayağı, Aşağılık, Kalitesiz, Niteliksiz, Sıradan, Değersiz, Kötü, Olağan, Alçak, Aşağı, Süfli, Ucuz, Yoz

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü