Odalık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Odalık kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Padişah, Cariye

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Düzelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İyileşmek, Doğrulmak, Güzelleşmek, Uslanmak

Hallolmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sonuçlanmak

Katlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Tahammül

Sorum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorumluluk, Durum, Mesele, Mesuliyet

Paltar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elbise, Giyecek, Giysi

Pekişmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Artmak, Çoğalmak, Katılaşmak, Sertleşmek

Tipik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özgel

Ayırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçmek, Tutmak, Yeğlemek, Açmak, Bölmek, Kesmek, Koymak, Saklamak, Sökmek, Üleşmek, Vermek

İkiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşa

Zulüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eziyet, Kıyıcılık, Cefa, Haksızlık, Kıyınç

Deflemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Defetmek

Kemirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemek

Hacet Yeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tuvalet

Cinsî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsel

Zor kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güç, Güçlükle, Sıkıntı, Güçlük, Rahatsızlık, Yüküm, Mecburiyet, Baskı, Çetin, Kıyın, Cebir, Emekli, Kuvvet, Müşkül, Sıkıntı, Yaş, Zorla

Çecik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Halka

Pozitivizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olguculuk

Kızamık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızılca

Kuşatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sapan

Jüri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seçici Kurul, Yargıcı Kurulu

Kişizade kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soylu

Tahsisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ödenek, Karşılık, Ayrıltı

Eda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme

Ekşimek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Kesilmek, Kıçkırmak, Sırnaşmak, Somurtmak, Turşumak, Utanmak

Norma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kota

Sınalga kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamera

Objektivite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesnellik

Berhudar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mutlu

Şişmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şiş

Doku kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nesiç

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü