Olgun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Olgun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bilgi, Değmiş, Kâmil, Pişkin, Yetişmiş

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Şemsiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çetir

Püre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezme

Katarakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Akbasma, Aksu

Çene Kavafı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze

Esir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hava, Köle, Tutsak, Kul

Etkileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesir

Muzır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zararlı, Yaramaz

Kabristan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mezarlık, Gömütlük

Geçmelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müruriye

Katlanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrim, Tahammül

Ağa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağabey, Koca

Sümüklü Böcek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlbiz

Yandaki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitişik

Selaset kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıcılık

Konu Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geçmek

Sığınmacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mülteci

Arsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Utanmaz, Yılışık, Yüzsüz

Tomar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küme, Rulo, Top, Topa, Yığın

Yemeden İçmeden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemen

Vizyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüm, Ülkü, Sağgörü, Gösterim, İleri Görüş, Uzgörü

Muayyen Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek

Uyrukluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet

Şevket kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Heybet, Görkem

Tavsif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nitelendirme

Timsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Simge, Sembol

Cemal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzellik, Gökçenlik, Yüz Güzelliği

Birlikte kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Beraber, Beraberce, Birge, Bir arada, Hep beraber, Yanında, Beraberinde, Bile, Müşterek, Ortaklaşa

Pişdar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öncü

Kuran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kelam-ı Kadim, Mushaf

Vurdumduymaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Umursamaz, Aldırmaz, Aldırışsız, Duygusuz, Duvar Yüzlü, İtinasız, Lakayıt, Anlayışsız, Kavrayışsız

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü