Olgun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Olgun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Bilgi, Değmiş, Kâmil, Pişkin, Yetişmiş

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Verim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bereket, Semere, Mahsul, Randıman, Mahsuldarlık, Mahsul

Dayanışmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütesanit Olmak

Eşraf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zenginler, İtibarlılar, Sözü Geçenler, İleri Gelenler

Dönme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devir, Viraj, Deveran, Mühtedi

İğrendirici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pis

Teneklik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağ

İmtihan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sınav, Sınama

Tutum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Ekonomi, Gidiş, Hâl, Hareket, Hareket Tarzı, Hesap, İdare, İktisat, Seçenek, Şekil, Tavır, Yol

Kıray kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Asi, Delikanlı, Genç

Panoramik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümgörüsel

Kuduruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Saldırgan

Izdırap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Üzüntü, Sıkıntı, Keder, Sızı

Bilim Adamı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Âlim, Bilgin

Ağrı Sızı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sancı

Kudsiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kut, Kutsallık

Mimari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mimarlık, Yapı

Trup kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takım, Kol

Ordubozan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arabozucu, Oyunbozan, Varis

Öze kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hassa, Özgü

Karamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karalamak, Kötülemek, Lekelemek, Yermek, Kovlamak, Bakmak, Gözetmek

Ahitname kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Antlaşma

Televizyoncu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzleçmen

Sondaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yoklama, Araştırma

Revize Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzeltmek

Tellak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berber

İnayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhsan, Lütuf, İyilik, Yardım, Kayra, Atıfet

Pişik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Göcen, Kedi

Dombay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manda

Tenezzül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme

Paylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acılamak, Azarlamak, Darılmak, Tanlamak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü