Orospu Çocuğu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Orospu Çocuğu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Ehli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehlileştirme, Evcil

Mevduat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Emanet, Yatırım

Geri Çekilme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ricat

Kaygı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dert, Düşünce, Efkâr, Endişe, Gaile, Gam, Merak, Tasa, Üzüntü

Diğeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Öbürü, Öteki

Bilerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasten, Kasti, Mahsus

Eli Sıkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pinti, Cimri, Hasis

Yazışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haberleşme, Muhabere

Mahrukat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt

Antipatik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimsiz, Soğuk, İtici

Milenyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Binyıl

Pahalılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pahalanmak

Yöneltme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tevcih

Düşünür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Mütefekkir

Ker kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kudret, Kuvvet, Sadasız, Sağır

Asılsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soysuz, Uydurma

Dizin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fihrist

Ahbap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dost, Arkadaş, Tanıdık

İhtimal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belki, Olasılık, Şans, Belki, Ola Ki

Uydu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peyk, Gezegen

Bulaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kirlenmek, Sürülmek, Sirayet, Çatmak, Çıkmak, Girmek, Sataşmak, Sirayet Etmek, Sıvışmak

Essah kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğru, Gerçek, Sahi

Karaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karartı, Leke

Çabucak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarçabuk, Hemencecik, İvedilikle, Birden, Derhal, Hemen, Şipşak, Tezce, Pek Çabuk, Zaman Geçirmeden, Hızla, Süratle

Gani kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bol, Çok, Varlıklı, Zengin

Yurt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vatan, Memleket, Diyar, Dar, El, Emlak, İl, Konut, Mekân

Sağıtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savdırmak, Teşfiye Etmek

Akbaba kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyar

Neva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Nağme, Ses

Garaz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Amaç, Hedef, Kin, Maksat, Düşmanlık, Garez, Öcük

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü