Oturmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Oturmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kadran kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçek

Amatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hevesli, Meraklı, Özengen, Acemi, Beceriksiz

General kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paşa

Gladyatör kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövüşçü

Benzemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Andırmak, Okşamak, Sanısını Uyandırmak, Gibi Görünmek, Çalmak, Dönmek, Göstermek, Kaçmak, Kesilmek, Yaklaşmak

Menkıbe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dini Hikaye

Müstear kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lakap, Takma

Vahşi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yabani, Yabanıl, Yaban, Yamyam, İlkel

Hırgür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekişme, Dalaşma, Kavga

Bateri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davul

Gam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Keder, Çile, Gam, Hüzün, Kasvet, Kaygı, Tasa, Teessür, Üzüntü

Alicenap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cömert, Onurlu, Şerefli, Yüce Gönüllü, Gönlü Yiğit

Öğlen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle

Kazıbilim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arkeoloji

Sittinsene kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Altmış Yıl, Yıllar Yılı

El kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahali, Aşiret, Baskı, Defa, Etki, Halk, İl, Kez, Memleket, Mülkiyet, Pençe, Ülke, Yabancı, Yönetim, Yurt, Ecnebi, El Âlem

Tabaka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Katman, Derece, Kat, Tütünlük, Kesim, Topluluk, Sınıf

Eliminasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eleme

Periyodik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Süreli, Dönemsel, Süreli Yayın

Bakmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Terk Etmek

Tuhaflık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gariplik, Acayiplik, İlginçlik, Garabet

Müteşekkil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oluşmuş, Meydana Gelmiş, Kurulmuş

Zamanında kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden

Mavracı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Geveze

Ambalajcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarıtçı

Kötek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baston, Dayak, Sopa

Oynatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarsmak

Delifişek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delişmen Ve Atak, Hoppa

Alakalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgili

Gün Ortası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğle

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü