Pürüz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Pürüz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Engel, Kusur, Güçlük, Kabarcık, Çıkıntı, Gedik

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Alaca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ala, Ala Bezek, Ala Bula

Kapılanma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İntisap

Firar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçma, Kaçış, Kurtulma

Dallama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aptal, Enayi

İyilikbilir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadirşinas, Değer Bilir

Başlangıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önsöz, İlk Bölüm, Giriş, Mukaddime, Baş, Eşik, Menşe

İstihbar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duymak, Öğrenmek

Dızman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şişman, İri yarı

Ana Yol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cadde

İşveren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patron

Destan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçaklama, Boy, Epope

Totaliter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Baskıcı

Denetleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denetim, Kontrol, Murakabe, Teftiş

Adet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tane, Sayı

Karıştırıcı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozguncu, Mikser, Müfsit

Cici kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güzel, İyi, Hoş

Noktalama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenkit

Şehremaneti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye

Akrostiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adlık

Bastık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pestil

Start kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış, Çıkım, Başlangıç

Nakletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aktarmak, Göçürmek, İletmek

Demir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Kuvvetli, Sert

Bakma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nezaret

Reçine kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Salgı Özdeği, Akındırık, Ağaç Sakızı

Muvazzaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görevli, Ödevli, Ödevlenmiş

Gerekseme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İhtiyaç

Pragmatizm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yararcılık

Nallamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takavlamak, Öldürmek

Teberru Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bağışlamak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü