Perdesiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Perdesiz kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Utanmaz

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Etimoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökenbilim

Mezar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çukur, Kabir, Gömüt, Sin

Tekerlek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teker

Kavlıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fıtık

Çocuk Yuvası kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kreş

Parlamenter kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Milletvekili

Nezaketle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nazikâne

Tarif Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tanımlamak

Taraklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taramak

İltimas Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak

Hayta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başıboş, Haylaz, Serseri, Apaş

Öden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mükafat

Eda kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hal, Davranış, Hava, İşve, Naz, Şive, Tavır, Verme, Ödeme

Görmemiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görgüsüz

Selam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Esenleme, Merhaba

Hayret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şaşkınlık, Şaşma, Aşakalma, Şaşıntı

Cevap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yanıt, Tepki, Karşılık

Kökleşme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teessüs

İstelagtit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarkıt

Güllabi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Açıkgöz, Kurnaz

Siret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaradılış, Yaşamöyküsü

Cinsel kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cinsî

Ansızın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birden, Birdenbire, Ani, Anide, Aniden, Ansız, Apansız, Apansızın, Dangadak, Defaten, Durup Dururken, Fücceten, Gürpedek, Larp, Larpadak, Patadak, Pattadak, Rappadak, Şakkadak, Şapadanak, Şappadak, Şırakkadak, Bedaheten, Fücceten, Nagehan, Vehleten, Gafleten, Ani Olarak, Nagehani, Hiç Beklenmedik Bir Anda

Lanet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Kötü, Kargış, Beddua, Kargıma, Berbat

Hepatit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sarılık

Deşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Delmek, Karıştırmak, Kazmak, Kurcalamak, Oymak

Çiy kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şebnem

Oturmuş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kök Salmış, Yerleşik

Yer Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Jeoloji

Yer Sarsıntısı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Deprem, Zelzele

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü