Peyda kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Peyda kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Belli, Açık

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Umur kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önem, Aldırış Etme, Önem Verme, İşler

Muzaffer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yengici, Yenmiş, Üstünlük Elde Etmiş, Utkulu, Utkan

Uygar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Modern, Çağdaş, Medeni, Medenî

Mihenk Taşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denektaşı, Mihenk

Niyaz Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakarmak

Telaffuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Söyleyiş, Söyleniş

Kekre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acımtırak, Ekşimsi, Buruşturucu

Yığıp Bağlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Paketlemek

İzdivaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evlenme

Faal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalışkan, Hamarat, Canlı, Aktif, Etkin, Cevval, Hareketli

İnsicamsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutarsız

Zifos kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boş, Yararsız

Dayanan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstenit

Koşun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koşu, Ordu, Saf, Yarış

İnsaf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adalet, İnsanlık, Merhamet, Vicdana Veya Mantığa Dayanan Adalet, Acı

Muallime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğretmen (Bayan), Bilimci

Yayınevi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Neşriyat

Kokmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koklamak, Kokuşmak

Sembol kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayrak, Remiz, Simge

Alım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekicilik, Cazibe, Çalım, Gurur, Hava, Kurum

Kilolu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağır, Şişman

İta kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Verme, Ödeme

Samimiyetle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçtenlikle

Mahzurlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakıncalı

Büyüyememek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küsmek

Süfli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Adi, Alçak, Aşağı, Aşağılık, Bayağı, Kılıksız, Pis Kılıklı

Tecelli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cilve, Kader, Belirme, Görünme

Dirayet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yetenek, Beceriklilik, Seziş, İktidar, Kabiliyet, Zekâ

Gülümser kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevimli

Bayrak Ağacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönder

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü