Süfli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Süfli kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Adi, Alçak, Aşağı, Aşağılık, Bayağı, Kılıksız, Pis Kılıklı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sıkıştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tazyik

Termometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece

Tılsım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çare, Önlem, Gizem, Kuvvet

Erat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erler

Değmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olgun

Klasik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kökleşik, Alışılmış

Gayriciddi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Laubali

Nisaiye kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kadın Hastalıkları

İstihdam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşlendirme

Alçaltı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zillet

Fasılalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aralıklı

Daha Yakşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yeğ

Çokluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cem, Çoğul, Çoğunluk, Deniz, Ekseriyet, Galebe, Kesafet, Yağmur, Çok Kez, Çoğun, Ekseriya

Ünite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birim

Alaycı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müstehzi

Coşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ateşlenmek, Heyecanlanmak, Hararetlenmek, Kaynamak, Şahlanmak

Havalename kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havale

Esmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üfürmek

Bertaraf Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gidermek

Çatal Yürekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesur, Korkusuz

Tarımsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirai

İnceden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Duygulu

Vurmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dövmek, Saplamak, Çarpmak, Aksetmek, Basmak, Çakmak, Çalmak, Çekmek, Çıkmak, Dayamak, Desteklemek, Dokunmak, Düşmek, Girmek, Güllelemek, İnmek, Koymak, Kurşunlamak, Öldürmek, Soymak, Takmak, Uygulamak, Yansımak, Yaralamak

Mafsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğum, Eklem, Oynak

Tuhafiyeci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçici

Fevrî kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yarım Yamalak

Baygın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bayılmış, Süzgün, Sevdalı, Aşık, Dökülmüş, Yığılmış

Kamburluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tümseklik

Gülle kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kumbara, Kurşun, Mermi, Top Mermisi

Deklarasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirme, Duyurma, İlan Etme

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü