Sürur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sürur kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sevinç

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Hizmetkârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uşaklık

Gümrüksüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaçak

Hesaplıca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesaplı

Termometre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Isıölçer, Derece

Tahriş Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kurcalamak, Tırmalamak, Yakmak

Tınmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Önemsemek, Takmak

Öbürü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkası, Diğeri, Öteki, Özgesi

Öşür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ondalık

İptida kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başlangıç, En Önce, İlk Önce, İlkin

Gözlem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müşahede, Rasat

Ardışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mütevali, Ardıl, Aralıksız

Hemreylik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dayanışma

Hoşlanmamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, Yermek

Duyulan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahsus

Cerahat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrin, Yara

Muvakkat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğreti, Geçici, Muvakkati, Örel, Geçeğen

Değnekçi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kahya

Pıçapıç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiskos

Marazlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hasta

Telif Hakkı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Telif

Temizce kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arca

Müsademe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çarpışma, Vuruşma

Haris kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doymaz, Aç, Açgözlü, Hırslı, İstekli, Soğumsuz

Vızıldamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sızlamak, Sızlanmak

Devir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bölüm, Çağ, Dönem, Dönme, Gün, Tur, Zaman, Dolaşma

Az kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eksik, Noksan, Biraz, Kıt, Seyrek, Birkaç, Dar, Düşük, Mahdut

Asmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tutturmak, Sarkıtmak, Sallandırmak, Takmak, Boş Vermek, Ertelemek, Bırakmak, İdam Etmek, Çekmek

Münhat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engin

Artırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müzayede, Teras

Kuzey kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şimal, Yıldız

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü