Sıkıntısız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sıkıntısız kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ak, Hafif

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Düşünmeksizin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bedaheten

Fiske kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çırtma

İstihza kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Alay Etme, Eğlenme

Sığınma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltica

Mıh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çivi, Mismar, Üvendire

Duman Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozmak, Yok Etmek

Skolastik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eski

Tesisat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döşem

İştahsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğazsız

Enbiya kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yalvaçlar, Nebiler, Peygamberler

Zarar Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yitirmek, Kaybetmek

Şiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabarık, Kozalak, Ur, Şişkin, Mil

Mutantan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görkemli

Kurumak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıflamak, Cılızlaşmak, Sertleşmek

Bariz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirgin, Açık, Göze Çarpan

İskambil Kâğıdı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kâğıt

Katı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koyu, Merhametsiz, Misli, Muhkem, Pek, Sert, Sıkı, Acımasız, Berk, Tıkız, Zalim, Yeğin, Şiddetli, Sulp, Taşlık

Doruk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirve, Şahika

Mahfilik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mahremiyet

Kovan Otu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Melisa, Oğul Otu

Bilisizlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilgisizlik

Çakır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarap

Bed kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötü, Çirkin, Tuhaf

Şakkadak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ansızın

Yukarı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fevk, Üste

Bok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışkı, Tezek, Kaka, Sıçmık, Güç Durum, Hor Görülen, Tiksinilen

İbret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Öğreti, Örnek, Acayip, Çirkin, Ders, Kötü

Gerdanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunluk, Gerdanbent

Imızganmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uyuklamak

Branş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alan, Dal, Kol, İhtisas

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü