Sırılsıklam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sırılsıklam kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: İyice, Adamakıllı, Çok Islak, Sırsıklam

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Vokalist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Seslikçi

Şirniyat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı

Kabak Kemane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabak

Muhasara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Abluka, Kuşatma, Sarma, Çevirme

Konfigürasyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapılandırma

Kocabaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muhtar

Periyodik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Devrî, Süreli, Dönemsel, Süreli Yayın

Gıcırtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Protesto

Komünist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kızıl

Karamsar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kötümser, Üzgün, Bedbin, Olumsuz, Meyus, Pesimist

Tenezzül kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alçalma, (Fiyat) Düşme, Gönül İndirme

Mortlamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölmek

Bezekler kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tezyinat

Köpek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İt

Anlayışsızlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ahmaklık

İpek Böceği kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Barama Kurdu

Muayyen Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belirlemek

Seslem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hece

Tuzlubalgam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mayasıl, Egzama

Maskelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gizlemek

Korkutan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korkulu

Aktarma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alıntı, Nakil, Transfer

Ihmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturmak

Ahbaplık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hukuk, Hususiyet, Ünsiyet

Peyda Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak

Bitirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hatim, İkmal, Kat, Mezuniyet

Direnç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Mukavemet; Rezistans

Gözlemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araştırmak, Beklemek, Gözetlemek, İncelemek, İzlemek, Kollamak, Korumak, Müşahede Etmek, Tarassut Etmek, İntizar Etmek

Yeteneksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zayıf

Sahtekârlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yolsuzluk

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü