İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın
Sıhhi İmdat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlk Yardım
Eğleç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fren
Mevlüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğum
Eylem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fiil, Hareket, İş, Etki, Aksiyon, Ameliye, Ameliyat, Amel
Tutum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Davranış, Ekonomi, Gidiş, Hâl, Hareket, Hareket Tarzı, Hesap, İdare, İktisat, Seçenek, Şekil, Tavır, Yol
Tebessüm kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gülümseme, Gülücük
Ara Sıra kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arada Bir, Arada Sırada, Bazen, Bazı Bazı, Kimi Vakit, Kimi Zaman, Zaman Zaman
Kömek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muzaheret, Torpil, Yardım
Barikat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Engel
Müfrit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşın, Aşırı, İfratçı
Hoş Gördük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hoş Bulduk
Dakikleştirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ayarlamak
Nesil kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Döl, Ev, Göbek, Kuşak, Tohum, Üren, Soy
Yıkımlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahribat
Kovan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arı Peteği, Arı Teknesi, Yayık
Artık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daha Çok, Fazla, Kalan, Gayrı
Galip Gelmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazanmak
Etli Canlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü
İyonik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yükünsel
Naip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vekil
İstikrar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denge, Karar Tutma, Sabitlik, Kararlılık
Ziyaret Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görmek, Uğramak
Kılgı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbik, Ameliyat, Pratik
Sanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zan
Muhazara kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ders
Tırpan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kerenti
Sürmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzatmak, Götürmek, Dokunmak, Bitmek, Çekmek, Çıkmak, Dökmek, Gitmek, Salmak, Serpmek, Sevk Etmek, Vurmak, Yaşamak, Yeşermek
Nişane kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nişangah, Hedef, Eser, İz, Belirti
Tiksinmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buruşmak, İğrenmek, Yermek
Kamuoyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efkârıumumiye, Halkoyu
Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü
Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.
EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER
Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.
* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.
* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)
* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.
Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.