Sabırlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sabırlı kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Dayançlı, Çıdamlı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Hükûmet Merkezi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkent

Bodrum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zirizemin

Apansız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aniden, Ansızın, Birdenbire, Apansızın

Sema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökyüzü, Gök

Allak Bullak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Karmakarışık, Altüst Olmuş

Ordövr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerez, Meze

Çekiştirme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gıybet

Susturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bastırmak, Gidermek, İlzam Etmek

Mangır kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Para

Eğleç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fren

Adalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Türe, Doğruluk, Hak

Geciktirmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savsaklamak

Dalaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takışmak

Antrakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ara

Karşılık Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Karşılamak

Mahrukat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yakıt

Dede kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Büyükbaba, İhtiyar, Yaşlı, Baba, Büyük Baba, Cet

Astronot kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzay Adamı

Spermatozoit kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tohum

Azletmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkarmak, Uzaklaştırmak, Azat Etmek, Kenar Etmek

Kanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akıl, Düşünce, İnanç, Kanaat

Sinlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabristan, Mezarlık

Bal Özü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nektar

Kaldıraç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Manivela

Gözyaşı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yaş

Host kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konukçu

Sakatat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İçalat

Kötü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Acı, Aşağı, Aşırı, Berbat, Çok, Döküntü, Duman, Fena, İbret, Kaba, Kaput, Kara, Kör, Melun, Nadan, Nahoş, Pis, Sıfır, Şer, Tehlikeli, Yaman, Yaş, Endişe Veren

Merci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Makam, Mevki, Orun

İktiran Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Erişmek, Ulaşmak

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü