Safi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Safi kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Katıksız, Net, Sadece, Duru, Sadece, Temiz, Yalnız, Som

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Sari kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulaşıcı, Bulaşkan, Geçici, Geçen, Bulaşık,

Statüko kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süregelen Durum

Cüruf kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışık

Tabiatçılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğacılık

Müptela Olmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alışmak, Düşmek

Şüphelenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huylanmak, İşkillenmek, Kuşkulanmak, Pirelenmek

Kestirmece kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tahminî, Yaklaşık

Dürtmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Değmek, Dokunmak, Tahrik Etmek, Uyarmak

Güvence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Garanti, Teminat, İnanca

Debi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akım

Uygulamalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikî, Tecrübi

İlkgüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eylül

Sema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gökyüzü, Gök

Alay kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kafiye, Zurba, Kortej, Hep, Bütün, Küçümseme, Tüm, Herkes, Bayram, Lağ, Meze, Söz

Gerdanlık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boyunluk, Gerdanbent

Anavatan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Anayurt

Bitki kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nebat, Ösümlük

Çıtı Pıtı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ufak Tefek, Minyon, Sevimli

Ayran Ağızlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boşboğaz, Geveze

Sinyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İşaret, Çınav, Korna

Baldız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görümce

Hektar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönüm

Tuğyan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Taşma, Taşkınlık

Oturtmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koymak

Mülteci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sığınmacı, Sığınık, Sığınan

İstavroz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haç

Tutar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Miktarı Baliğ, Meblağ Tutarak

Farklılık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başkalık, Değişiklik, Ayrımlılık

Maznun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanık

Müteessir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Etkilenmiş, Üzülmüş, Üzüntülü, Etkilenen, Yerinmiş, Acımış

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü