Sagu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sagu kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Ağıt, Mersiye

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Kura kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekiliş

Yakışma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tenasüp

Sekreterlik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazmanlık

Solist kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Solo Okuyan, Solocu

Tıkız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berk, Katı, Muhkem, Sıkı, Tıknaz, Dolgun, Şişkin, Kalın, Yağlı, Yoğun

Destan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koçaklama, Boy, Epope

Tekörnek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tekbiçim, Yeknesak, Standart, Muttarit

Isıölçer kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalorimetre

Balsam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Reçine, Ağaç Sakızı, Belsem

Ustalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ehliyet, İş, Maharet, Marifet

İlgili kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlgilenmiş Olan, İlgisi Bulunan, Alakalı, Alakadar, Müteallik, Bağlı, Ait, Müntesip

Daraltmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kasmak, Kısıtlamak, Kısmak

Çelimli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü

Lahut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kutsal

Devre kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dönem, Fasıl, Çevrim

Yozlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bozulmak, Dejenere Olmak, Tereddi Etmek, Dönüşen, Özünden Uzaklaşmak

Müellif kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yazar, Eser Sahibi

Komite kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Encümen

Falan Festekiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Falan Filan

Protez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Takma

Kırçıllanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ağarmak

Düzme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzmece, Sahte, Uydurma

Minicik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Küçücük

Şekerli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatlı

Oturmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İkamet Etmek, Geçmek, Göçmek, Kalmak, Kökleşmek, Yaşamak, Yerleşmek

Sözlük kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lügat

Ilım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ölçülük, İtidal

Toreador kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Boğa Güreşçisi

Başvekalet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başbakanlık

Hipnoz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yapay Uyku

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü