Sahne kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Sahne kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Görüntü, Oyun, Oyunluk, Podyum, Görüntü, Bölüm

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Yüreksiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cesaretsiz, Korkak, Ödlek

Gözetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korunmak, Bakmak, Beklemek, Himaye Etmek, Kayırmak, Kollamak, Korumak, Kovmak, Sakınmak, Özen Göstermek, Himaye Etmek, Müterakkip Olmak

İhracat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dış satım

Sathi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüzeysel, Üstünkörü, Üstten, Yüzden

Eğitim Bilimi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğitim, Pedagoji

Şerh kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İrdeleme, İnceleme, Açma, Ayırma, Yorum, Açımlama, Yorumlama

Lüzumsuz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gereksiz

Takva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Günahtan Sakınma, Züht

Yelken kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yelkenli

Fanus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Camyuvar

Varsayımsal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Farazi

Örfi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Törel

Çatışık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çelişik, Mütenakız

Sahih kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağlam, Doğru, Gerçek

İrinlenmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İltihaplanmak

Beşaret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Müjde, Muştu

Aksama kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arıza

Tiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Keskin (Ses)

Ant kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yemin, Ahit, Söz, Kasem

Belirti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alamet, İşaret, İm, Simge, Sembol, İpucu, Belgi, Araz, Nişane, Emare, Gösterge, Koku, Nişan, Tezahür

Kostak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabadayı, Kibar, Yakışıklı, Yiğit, Yürekli, Zarif, Çalımlı

Gayret kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çaba, Ceht, Efor, Himmet, Hız, Uğraşma

Karabulut kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Nimbus

Boğanak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sağanak

Dinlenme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstirahat, Tatil

Bıçkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Külhanbeyi, Çapkın, Kabadayı, Deneyimli, Korkusuz, Gözü Pek, Yürekli, Cesur

Arkeoloji kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıbilim, Kazı Bilimi

Ayaklanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kıyam Etmek, Kalkışmak, Başkaldırmak, İsyan Etmek

Flora kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitkey

Hava Meydanı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havalimanı

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü