Savuşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Savuşmak kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Uzaklaşmak, Ekmek, İyileşmek, Kaçmak, Gizlice Kaçıp Gitmek, Geçmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Uygulamalı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tatbikî, Tecrübi

Taşaklı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yiğit

Rasat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gözlem

Şarkşinaslık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şarkiyat

Ehlileşmiş Hayvan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evcil

Tirildemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Titremek

Zaptiye Memuru kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zaptiye

Kohumbazlık Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kayırmak

Ulus kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Millet

Harabe kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yıkıntı, Ören Yeri, Örenlik, Enkaz, Kalıntı

Kayaç kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kaya

İsticvap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sorgu

Fevkaladelik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olağanüstülük

Unutkan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Huşsuz

Resmi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kamusal, Ciddi, Senlibenli Olmayan, Ormel

Cebir kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kuvvet, Zor, Baskı, Zorlama, Zorlayış; Matematik, Denklem Bilimi

Kürtaj kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kazıma, Uşak Saldırma, Uşak Salma

Hadiseli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Olaylı

Yâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sevgili, Dost, Tanıdık, Yardımcı

Neva kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Ahenk, Nağme, Ses

Adsorpsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yüze Soğurma

Beşkardeş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Şamar

Yayılmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayık

Resepsiyon kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kabul; Resmi Şölen

Güçleşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Daralmak

Aksi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ters, Zıt, Menfi, İnatçı, Hırçın, Huysuz, Karşıt, Titiz, Geçimsiz, Kötü, Münasebetsiz, Olumsuz, Suratsız

Donanmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bezenmek, Süslenmek, Tezyin Etmek

Mızrap kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çalgıç, Kemik, Maden, Tezene

Nağme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ezgi, Melodi, Terane, Nota

Programlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İzlenceli

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü