Solgun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Solgun kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sarı

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Frame kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çerçeve

Söylev kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Nutuk, Hitabe

Kalaylamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sövmek

Sorti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çıkış

Defa kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kere, Kez, Sefer, El, Kat, Misli, Nöbet, Öğün, Yol

Mukaddema kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eskiden, Evvelce, Önce

Kişioğlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnsan, İnsanoğlu

Jurnalci kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gammaz, Muhbir, Fitleyici

Tevellüt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Doğma, Doğum

Çok kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aşırı, Fazla, Fena, Geniş, Hayli, İyi, Kötü, Mebzul, Öte, Pek, Sonsuz, Yığınla, Yoğun

Çokbilmiş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sinsi, Akıllı, Kurnaz, Zeki

Döşekli kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oturaklı, Sabit

Taziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başsağlığı, Taziye

Etkime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesir

Konulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Konmak

Geçmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arasından Çıkmak, Akmak, Etkilemek, Tesir Etmek, Atlamak, Aşmak, Bırakmak, Bitmek, Buyurmak, Girmek, Gitmek, Harcamak, İşlemek, Kalmak, Kapmak, Olmak, Oturmak, Sirayet Etmek, Sönmek, Tükenmek, Vazgeçmek, Yaşamak, Yermek, Yürümek

Tebligat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bildiri, Bildirimler, Bildiriş

Tabip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hekim, Doktor, Sağaltman, Sagan

Karşılaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buluşmak, Çatmak, Görmek, Rastlamak, Rastlaşmak

Yaraştırma kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tensip

Namına kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yerine

Başkâtip kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Başyazman

Mücehhez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Donanımlı

Kıssalar kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kısas

Şvester kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hemşire, Kız Kardeş

Vasi kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Koruman, Kayyum, Emanetçi

Kabız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Peklik, Makbuz, Kavrama, Tutma

Namahrem kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı El, Yabancı

Donatı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Teçhizat

Bihakkın kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gerçekten

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü