Stratus kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Stratus kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Katmanbulut

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Üzeri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üst, Beden, Boyun, Giysi, Kimlik, Satıh, Varlık, Vücut, Yüz, Yüzey

İstemeyerek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gönülsüz, Zoraki, Zorla

Haber kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Havadis, Bilgi, Salık, Söylenti, Sorak, Yenilik, Yüklem, Salkı, Uçar

Kıstırmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kapmak

Elverişsiz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Namüsait

Mahbes kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cezaevi

Zanaatkâr kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sanatkâr

Gürbüz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Güçlü, Muhkem, Sağlam

Söz kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alay, Güfte, Kelam, Kelime, Laf, Lafız, Lakırdı, Lakırtı, Lügat, Nazire, Nutuk, Söylenti, Sözcük

Ekalliyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azınlık, Azlık

Önceden kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Evvelce, Peşin, Peşinen

Dekont kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Hesap Dökümü

Feylesof kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Filozof, Düşünür

Manen kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ruhça, Duyguca, Gönülce

Orta Mektep kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ortaokul

Kalemyonan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kalemtıraş

Serilmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Uzanmak, Yayılmak

Lonca kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Korporasyon

İtila Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yücelmek, Yükselmek

Sipariş kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Ismarlama, İsteme

Aygıt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cihaz, Araç, Alet

Vadeli Pul kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Vadeli Hesap

Sünk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kemik

Bukağılamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kösteklemek

Kanun kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yasa

Bağışlanmış kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Muaf

Ekşimik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kesik

Ubudiyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kulluk, Kölelik

Takatuka kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Gürültü, Patırtı; Takoz; Kül Çanağı

Üşmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Üşüşmek

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü