Tababet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tababet kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Sağaltmanlık, Hekimlik, Tıp

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

İhtiyatsız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sakınımsız

Oynaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kırıştırmak

Bağım kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tabiiyet

Sorunlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Problemli

Zahiren kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Görünüşçe, Görünüşe Göre, Şeklen

Mahmurlaşmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Süzülmek

Sansür kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkı Denetim

Enam kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Halk

Serseri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Avare, Aylak, Başıboş, Kuşkulu, Hayta

Sağduyu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Aklıselim

Cefengiyat Söylemek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Zırvalamak

Kader kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Alın Yazısı, Baht, Mukadderat, Yazgı, Talih, Devran, Kısmet, Tecelli

Filika kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Cankurtaran Sandalı

Bulmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Elde Etmek, Keşfetmek, İcat Etmek, Seçmek, Sağlamak, Temin Etmek, Cezaya Uğramak, Hatırlamak, Tapmak, Karşılaşmak, Sahip olmak, Tedarik Etmek, Teşhis Etmek, Çıkarmak, Ulaşmak, Uydurmak

Getiri kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Faiz, Kazanç, Ürem, Yarar

Dolaysız kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bilavasıta, Direkt, Doğrudan Doğruya

Seyyal kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Akışkan

Evlat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Oğul, Kız, Soy, Çocuk, Çocuklar, Döl, Yavru

Öremek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düzenlemek, Nizama Koymak, Tanzim Etmek

Törpü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Eğe

Defetmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Savmak, Savuşturmak, Kovmak

Kargaşalık kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Fesat, İhtilal, Fitne, Şuriş

İmport kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dışalım

Haydutluk kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Soygunculuk

Şayia kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yayıntı, Söylenti

Teşebbüs Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Denemek, Girişmek, Koyulmak

Ön Gün kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Arife

Karısı Köylü kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Kılıbık

Gamlı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tasalı, Kaygılı, Kederli, Üzüntülü

Şehremaneti kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Belediye

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü