Tabetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı

Tabetmek kelimesinin eş anlamı, yakın anlamı, anlamdaşı: Basmak, Çap Etmek

İstediğiniz Kelimenin Eş / Yakın Anlamını Arayın

Diktacı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Buyrukçu

Lafakan kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sıkıntı, Çarpıntı

Tedvin Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Derlemek

Alet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Araç, Aygıt, Cihaz, Maşa

Namlu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Lüle

Yok Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Almak, Bağlamak, Gidermek, Kavurmak, Kazımak, Kırışmak, Kırmak, Mahvetmek, Silmek, Temizlemek, Yırtmak

Kat kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bitirme, Daire, Defa, Gömlek, Huzur, Karşı, Kez, Makam, Mertebe, Mevki, Ön, Tabaka, Yamaç, Yan, Takım, Misil

Sazak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bataklık

Eğretileme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İstiare

Öğütmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Çekmek, Çiğnemek, Ezmek

Söylence kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Efsane, Mit

İstirahat Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dinlenmek

Kargo kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Yük

İlköğretim kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İlköğrenim, İptidai Tahsil

Narin kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İnce, Nazik, Yepelek

Tahkim Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Berkitmek

Ütopik kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Düşülküsel

Yatmak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Bulunmak, Eğilmek, Uyumak, Çalışmamak, Bilerek Yenilmek, Şike Yapmak

Düzenleme kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tertip

Orospu Çocuğu kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Haylaz, Hilekâr, Kalleş, Serseri

Uzaduyum kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı İletişim, Telepati

Etkime kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Tesir

Sözünübilmez kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Patavatsız

Katarakt kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Perde, Akbasma, Aksu

Eziyet kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Azap, Sıkıntı, Zulüm, Üzgü

Koltuklamak kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Pohpohlamak

Bazı kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Birtakım, Kimi, Arada Bir, Ara Sıra, Kimi Zaman, Ayrım, Bazen

Abonman kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Sürdürüm

Dilencilik Etmek kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Dilenmek

Vecize kelimesinin eş ve yakın anlamı, anlamdaşı Özlü Söz, Özdeyiş

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü

Arama Bölümü Sayfanın En Üst Kısmındadır.

EŞ VE YAKIN ANLAMLI / ANLAMDAŞ KELİMELER

Yazılışları ve okunuşları farklı anlamları aynı olan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş) kelimeler-sözcükler denir.

* Bunlar cümlede birbiriyle yer değiştirdiklerinde cümlenin anlamında değişiklik ve bozulma olmaz. Yukarıda örnekler verilmiştir.

* Sözcüklerin eş anlamlı olup olmadıkları, cümle içindeki kullanımlarından belli olur. Yani bir sözcüğün farklı cümlelerde değişik eş anlamları karşımıza çıkabilir.
Örnek :
- Kömür karası gözleri ışıl ışıl parlıyordu. (Kara-Siyah)
- Dost, kara günde belli olur. (Kara-Kötü)

* Eş anlamlılıkla ilgili sorular, bazen "altı çizili sözcüğün cümleye kattığı anlam", "hangisinde...anlamı vardır?" gibi de sorulabilir.


Anlamdaş (eş anlamlı) olmadıkları halde zaman zaman birbirinin yerine kullanılan sözcüklere yakın anlamlı sözcükler denir. Bakmak, görmek, izlemek, seyretmek gibi.

Eş / Yakın Anlamlı Kelimeler-Sözcükler Sözlüğü